Biga Sanayici ve İşadamları Derneği’nin geleneksel hale gelen kahvaltı sohbetlerinin 13. sü Alamos Grup-Kuzey Biga Madencilik Sanayi Ticaret A.Ş Genel Müdürü Hasan GİRAY’ ın katılımlarıyla Elitte cafe de gerçekleştirildi. Açılış konuşmasını Bisiad Başkanı Ahmet Hamdi ÖZDEMİR’ in yaptığı Kahvaltıda Başkan Özdemir sözlerine şöyle devam etti:
Sayın Misafirler , Değerli Arkadaşlar,Çok Kıymetli Basın Mensupları,
BİSİAD’IN Kahvaltı Sohbeti’ne hoş geldiniz.Yönetim Kurulu adına sizleri selamlıyoruz.
Bisiad 27 Ağustos 1992 tarihinde kurulmuş ve 20.Kuruluş Yılını idrak etmektedir.
Bizden evvel görev yapanlara müteşekkiriz. Yönetim Kurulumuz etkin, girişken, fayda sağlayan hizmetlerin içindedir ve Kurucu Başkanımızın ifadesi ile “BİSİAD Biga’nın Kanaat Önderi”dir. Sizlerde bu büyük ailenin üyelerisiniz.
Bu günkü konuşmacımız Sayın Hasan Giray Alamos Grup bünyesinde faaliyette bulunan Kuzey Biga Madencilik San.Tic.A.Ş .nin Genel Müdürüdür.
Sohbet konumuz “Biga Yarımadasındaki Metal Madenlerinin Türkiye ve Dünyadaki Yeri ve Önemidir.”
Bizlere çalışma program ve hedefleri , yöremize , ülkemize neler katacaklarını ifade edeceklerdir. Yaptıkları iş metal madenciliği olunca çok stratejik olduğu kadar toplumda bazı soru işaretlerini de uyandıran bir uğraş alanıdır.Sayın konuşmacıya sözü bırakmadan evvel bazı paylaşımlarda bulunarak BİSİAD’ın yöre,bölge ve dünyadaki gelişmelere olan ilgisine vurgu yapmak isteriz.
Türkiye’de yakın zamanda TESEV- Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı tarafından yapılan bir anket araştırmasında “Ülke için aşağıdakilerden birisini tercih etmek durumunda olsaydınız, hangisini tercih ederdiniz? “ sorusuna cevap aranmıştır.
Görüşülen kişilerin % 40’ı güçlü devlet, yine % 40’a yakın bir kesim istikrarlı ekonomi, kalan %20 ise insancıl toplum şeklinde cevap vermiştir.
“Ülkenin birinci niteliğinin ne olması gerektiği anlamına gelen bu soruya ” Güçlü devletimiz olmalı , istikrarlı ekonomiye sahip olmalıyız ve temel hak ve özgürlükleri içselleştirmiş, kaynakları adil paylaşan insancıl bir Türkiye olmalıyız “cevapları birbirine zıt olmayan, bilakis toplumumuzun özlemlerinin ve taleplerinin tümleşik formülüdür.
Sonuçta ülkemiz insanları insani değerleri ön planda tutan, güçlü bir ekonomiye sahip olan, dostlarına güven ve karşıtlarına caydırıcılık sağlayan güçlü bir devlet olmamızı istemektedir.
Ankete göre Türk Halkı Güçlü Türkiye fotoğrafının tesis ve devamında bir olunca bütün, ayrışınca eksik olacağımızın farkındadır , hepimizi bu konuda uyarmaktadır.
Diğer taraftan ülkemiz dışında da çok enteresan gelişmeler olmaktadır. Birkaç satırbaşı ile bazı hususlara değineceğiz.
Ülke,bölge ve dünya ölçeğine baktığımızda önümüzdeki 15-20 yılın çok kritik olduğunu , ülkelerin coğrafik sınırlarının değişeceğini ,bazı sınırların ortadan kalkacağını,demir kubbelerin çökeceğini ve bazı devletlerin tarihten silineceklerini etkin devlet adamları ,kurumların stratejist yöneticileri anlatıp yazıyorlar. Türk halkı da tüm olan-biten ve olacakları hissediyor ki “öncelikle güçlü devlet “ diyor.
Şunda hepimiz hem fikiriz :Güçlü olmanın yolu güçlü bir ekonomiye sahip olmaktan geçiyor.
Avrupa’ya baktığımızda : Avrupa’da süren ekonomik krizin ne zaman biteceğini hiç kimse kestiremiyor.
AB ülkelerinin bütünüyle krizden çıkışı için seslendirilen en iyimser tarih 2020-2021 yılları.
Dünyanın süper gücüne dikkat edersek : Dünyanın süper gücünün 2013 yılı bütçe rakamlarına bakınca da enteresan sonuçlar ortaya çıkıyor . Şöyle ki : Süper gücün 2013 yılı bütçe gelir hedefi 2.469 Trilyon dolar , hedeflediği giderleri 3.796 Trilyon dolar. En iyimser tahminle 1.327 trilyon dolar açık veriyor süper gücün bütçesi. Süper gücün gelirlerinin giderlerini karşılama oranı % 65. Türkiye ve dünya basınında yer aldığı üzere, dünya çapında söz sahibi olan bütçe uzmanları ve ekonomistleri süper gücün zaten battığını ve şimdi iflasın eşiğinde olduğunu ilan ediyorlar.
Türkiye’ye gelirsek Türkiye’nin 2013 yılı hedef bütçe rakamları şöyle : Gelirler : 370.1 Milyar TL, Giderler : 403.99 Milyar TL. Hedeflenen Bütçe Açığı 33,8 Milyar TL.
Türkiye’nin Gelirlerinin Giderlerini karşılama oranı % 92.
İşsizlik rakamlarına bakarsak : Yunanistan ve İspanya % 25 , Portekiz ve İrlanda % 15 , İtalya ve Fransa % 11 , AB Ülkeleri ortalaması % 10,6 , ABD % 7,8 , Almanya % 5,4 ve Türkiye’deki işsizlik oranı % 8,4.
Anlayacağımız dünya genelinde çok olumlu bir tablo yoktur.
Tüm bu bilgiler ışığında ve sizlerinde bildiğiniz üzere ülkemiz üretime harcama yapmak, üretimi desteklemek kısacası üretmek mecburiyetindir.
İster yerli ister yabancı müteşebbis olsun toplumsal barışın ve siyasal istikrarın olmadığı ve korunamadığı yer ve ülkelerde yatırım yapılması imkansız olduğunu hepimiz biliyoruz.
Madenlerin yer altından çıkarılıp işlenmesine kadar ki süreçte bir dizi soruya cevap bulunmak gerekmektedir ve toplum madenlerin çevre, doğa ve insanlarla olan etkileşiminin farkındadır.
Yine TESEV’in aynı anketinde kalkınma ve doğanın etkileşiminde bir soruya cevap aranmıştır.
TESEV’İn yaptığı ankete katılanlara :“Kalkınma için doğadan hiçbir biçimde fedakârlık yapılamaz” cümlesi okunarak uygun cevapları sorulmuştur.Görüşülen kişilere “kesinlikle yanlış”, “yanlış”, “ne yanlış ne doğru”, “doğru”, “kesinlikle doğru” seçenekleri sunulmuştur. Verilen cevapların % 68,9’u “Kalkınma için doğadan hiçbir biçimde fedakârlık yapılamaz” cümlesini onaylamaktadır.
Hal böyleyken kamuoyunda sanayileşme ve bilhassa metal madenciliği söz konusu olduğunda hararetli tartışmalar çıkmaktadır. Peki biz topraklarımızdaki madenleri,metalleri, altını çıkarmayalım mı ? Çıkaracaksak nasıl, hangi tedbirleri alarak çıkaralım ve ülke zenginleşmesine katkı yapalım.
Modern ve çevre dostu maden çıkarma , işleme ve insanlığın hizmetine sunma yöntemleri mevcut mudur ?
Bu faaliyetler bölge insanına ,yöremize,ülkemize ve insanlığa ne kazandıracaktır ?
Sayın konuşmacımıza sözü bırakmadan evvel BİSİAD misyonundan kaynaklanan ve vizyonumuzu ortaya koyan birkaç cümle daha söylemek isteriz
Cumartesi Kahvaltılarımız her türlü görüşün özgürce seslendirildiği yerdir.
BİSİAD ; her sesi duyabilen, analiz edebilen ve ortaya çıkan verileri yorumlayabilecek akli donanıma ve hoşgörüye sahip bir camiadır .
BİSİAD her türlü eleştiriyi demokratik kültür ve nezaket içinde karşılayabilecek özgüvene sahip bir ailedir.
Yönetim Kurulu adına hepinize tekrar hoş geldiniz diyorum,ve sözü konuğumuza veriyorum.
Toplantımızın konuğu Genel Müdür Hasan GİRAY sözlerine şöyle devam etti.
Biga yarımadasındaki metal madenlerinin Türkiye ve dünyadaki yeri ve önemi hakkında açıklamalarda bulundu. Özellikle altın madenciliği süreçlerinden bahseden Giray, Kanadalı bir firma olan Alamos Grubun, Meksikada 6 yıldır altın üretimi yaptığını söyledi. Dünya çapında uluslararası bir firma olması için şirketin büyümesi gerektiğini dile getiren Giray, Türkiyede ki projelere önem veren şirketin, büyümede en büyük adımı attığını kaydetti. 140 yıldır sürdürülen altın madeni arama çalışmalarının Türkiyede 6 noktada yapıldığına dikkati çeken Giray, "Türkiyedeki altın üretimi her yıl artıyor. Altın potansiyeli 1997 yılında yapılan araştırma sonucunda, 6 bin 500 ton olup, bunun 800 tonu saklanmıştır" dedi. Kirazlı ve Ağıdağı projelerinden de söz eden Giray, "Üretilecek altın miktarı 1,5 milyon ons. Yani 46,5 ton olup, ülke ekonomisine katkısı ise 2,6 milyar dolardır. Yaratacağı katma değer 10,92 milyar dolar olup, aynı zamanda 7 yıl boyunca bölge halkına da iş imkanı sağlayacaktır. Devlet Su İşleri (DSİ) ile ön protokol anlaşması yapan şirketimiz, Altın Zeybet Projesi ile 36 yere içme suyu ve kullanma suyu sağlayacaktır" diye konuştu.
Toplantıya ayrıca ,Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay YAŞAR,Biga Sanayici ve İşadamları Derneği 2. Başkanı Mehmet Tamer ERGÜN,Bisiad Yönetim Kurulu Üyeleri Özcan YAŞAR,İrfan FİLİZ,Özkan YILMAZ,Eşref TEMİZ,Ahmet ŞAHİN,Emin DOĞAN,Sedat KARAPINAR,çok sayıda üye ,davetli ve basın mensupları katıldı. Kahvaltı sohbetinin samimi bir havada geçmesi dikkatleri çekti..
Başkan Ahmet Hamdi ÖZDEMİR katılımcılara teşriflerinden dolayı teşekkür ederek, Hasan GİRAY’ a bu günün ansına bir teşekkür plaketi takdim etti. Ayrıca Derneğimize yeni üye olan Nuray CAN ve Şenol GENÇOĞLU'nun üye kimlik kartları Yüksek Danışma Kurulu üyemiz İbrahim AYDIN tarafından kendilerine takdim edildi.